go about

English-Turkish Translation

  1. (a)
    den. tiramola etmek, (b) icra/ifa etmek, yapmak, yapmaya başlamak, üzerinde çalışmak, ele
    almak.
    go about a task. Go about one's business. How do yu go about building a boat? Don't go about the job that way. (c) dolaşmak, gezinmek (bir yerden bir yere/şuraya buraya) gitmek, (d) yön değiştirmek, geri dönmek, (e) … ile meşgul olmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

go about one's business
kendi işine bakmak Verb
go about one's lawful occasions
kimseye bir zararı dokunmadan işiyle gücüyle meşgul olmak Verb
go about one's lawful occupation
işiyle gücüyle uğraşmak Verb
go about one's usual work
her zamanki işinıyapmak Verb
go about one's usual work
her zamanki işini yapmak Verb
go about one's work
işine bakmak Verb
to go about
etrafında dolaşmak.
go about a good deal
oldukça fazla sık dışarı çıkmak Verb
go about it carefully
işini titizlikle yapmak Verb
go about the country
memleketi gezmek Verb
go about the streets
sokaklarda avare avare dolaşmak Verb
go about with
evlenmek niyetiyle flört etmek Verb
go about with
birlikte olmak Verb
get something into one's head and go on about it insistently
tutturmak Verb
go in quest of information about sb
biri hakkında bilgi aramak Verb
go in quest of information about sb
biri hakkında bilgi almaya çalışmak Verb
go the wrong way about sth
bir şey için yanlış yöntem kullanmak Verb
go to see a man about a dog
tuvalete gitmek Verb
go up about one's business
kendi işine bakmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database